KAÇIRILAN PİLOTLARIMIZLA İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI

Medyamızın değerli temsilcileri,
 
Öncelikle hepinize Türkiye Havayolu Pilotları Derneği adına “hoş geldiniz” diyorum.Bildiğiniz gibi Ramazan bayramının 2. Günü değerli meslektaşlarımız Kaptan Pilot Murat Akpınar ve 2. Pilot Murat Ağca, İstanbul-Beyrut seferini tamamladıktan sonra  kabin ekibi ile birlikte otellerine gidiş yolunda kalabalık  bir grup tarafından silah zoruyla kaçırılmış ve bu olay sadece camiamızı değil ülkemizi ve dünya kamuoyunu da  derinden etkilemiştir.Konunun sıradan bir asayiş olayı olmadığı, uluslararası bir terör eylemi niteliği taşıdığı  ve arkadaşlarımızın bir rehine pazarlığına konu edilmek üzere özgürlüklerinden  mahrum bırakıldığı kısa sürede anlaşılmıştır.
Dünyada ilk kez  bir pilot kaçırma olayının gerçekleşmesi, üzerinde titizlikle durulması ve analizlerin buna göre yapılması zorunluluğunu ortaya koymuştur.Bu nedenle, olayın hemen akabinde çatı örgütlerimiz Uluslararası Havayolu Pilotları Dernekleri  Federasyonu IFALPA ve Avrupa Kokpit Birliği ECA ile temasa geçilmiş, uygulanan yeni  terör yöntemi üzerinde fikir alışverişinde bulunulmuştur.Bu tehdidin, milliyeti ve ülkesinden bağımsız olarak her meslektaşımızın başına gelebileceği konusunda fikir birliğine  varılarak izlenecek yöntemler ve Beyrut’a olan seferlerin durdurulması başta olmak üzere alınacak önlemler konusu detaylı biçimde değerlendirilmiştir.Bu noktada her iki uluslararası federasyon da, arkadaşlarımızın özgürlüklerine kavuşması için her türlü katkıya hazır olduklarını belirtmişler, yayınladıkları bildiri ile de meslektaşlarımıza ve derneğimize olan desteklerini güçlü bir şekilde dünya kamuoyuna ifade etmişlerdir.
Sağlanan bu uluslararası destek ve dayanışmadan da güç alarak sürece nasıl katkı sağlanacağı konusunda devletin ilgili birimleri ile temasa geçilmiş ancak yetkili birimlerin  krizin çözümü aşamasında bu tarz bir uluslararası girişimin planlanan ve yürütülen sürece olumlu katkı yapmayacağının bildirilmesi üzerine işbirliği ve koordinasyon içinde konunun takip edilmesine karar verilmiştir. Bu aşamada , sürekli irtibat halinde bulunduğumuz arkadaşlarımızın değerli aileleri ile de konu  değerlendirilmiş, ailelerin devlet katında yaptıkları görüşmelerden sonra TALPA olarak planladığımız girişimleri ertelememize  ilişkin talepleri de  dikkate alınmıştır.Gerek ailelerin talebine saygı gösterdiğimiz  ve gerekse konuya serinkanlı ve sürece zarar vermeme ilkesi ile yaklaştığımız için “hareketsiz ve tepkisiz” bir görüntü ortaya çıkmış ise de, bu süre zarfında da çalışmalar aralıksız  sürdürülmüştür..
Bu süreçte, arkadaşlarımızın yaşamı sözkonusu olduğu için gereken dikkat, hassasiyet ve koordinasyona titizlik gösterilmiştir. Saygın ve itibarlı bir TALPA’nın gerektiğinde tüm dünya sivil havacılık kamuoyunu ayağa kaldırabilecek güce sahip olduğu bu talihsiz olayla net bir biçimde ortaya çıkmıştır.Konu, devletimizi de doğrudan ilgilendiren bir eylem niteliğinde olup koordinasyon sağlanmadan yapılacak münferit kurumsal girişimlerin sürece katkı yapmayacağı, belki de zamanı ve seviyesi iyi ayarlanmamış bu tür bir uluslararası baskının arkadaşlarımızın can güvenliğini olumsuz etkileyebilecek bir tepkiye dönüşmesi ihtimali de ciddi olarak değerlendirilmiştir.Devletin ilgili birimleri ile  yaptığımız müteaddit görüşmelerde, konunun sürekli gündemde olduğu memnuniyetle müşahede edilmiştir.Bu nedenle de, konuyu gündemde tutmak adına ortaya atılan ve birçoğu da uygulanamayan  popülist önerilere derneğimizce itibar edilmesi uygun görülmemiştir.TALPA olarak süreci analiz ve müdahale noktasında duygusal değil akılcı davranmanın gerektiğine inanarak hareket edilmiştir.
Gelinen noktada, sözkonusu yeni tarz terör eyleminin bir yöntem haline gelmesinden endişe edilmekte olup bu düşüncemiz IFALPA ve ECA ile de paylaşılmıştır. Savunmasız ve korunmasız uçuş ekiplerinin, dünyanın özellikle istikrarsız ve güvenlik sorunu yaşanan ülkelerinde benzer olaylarla karşılaşmasının  mümkün hale geldiği düşünülmektedir.Sorunun çözümü için her ülkenin Sivil Havacılık Otoritesine  ve havayolu işletmelerine önemli görevler düşmektedir.Riskli noktalara yapılan operasyonlarda, en azından ekiplerin otel-meydan arası transferlerinde gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasında fayda mütalaa edilmekte olup konunun IFALPA ve ECA öncülüğünde uluslararası bir zeminde tartışılarak çözüm yollarının araştırılmasına  ihtiyaç olduğu değerlendirilmektedir.
TALPA olarak ilk günden itibaren ailelerle dayanışma içinde olmaya özen gösterilmiş, arkadaşlarımızın esareti boyunca maddi yönden mağdur edilmemesi için girişimlerde bulunulmuş ve talebimiz THY tarafından uygun görülmüştür.Bu nedenle başta Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Hamdi Topçu olmak üzere THY Yönetimine teşekkürlerimizi sunuyoruz. Türk Hava Yollarının aynı hassasiyeti, arkadaşlarımızın geçirdiği sıkıntılı dönemi atlatmaları için bir rehabilitasyon sürecine olan ihtiyaçları konusunda da göstereceğinin bilincindeyiz. Aynı bilinci siz sayın basın mensuplarından da bekliyor, bu toplantıdan sonra arkadaşlarımızın ve ailelerinin   ihtiyaçları olan sükunet ve huzura katkı sağlamak adına bu menfur olayı hatırlatacak söylem ve sorulardan kaçınmanızı özellikle istirham ediyoruz.
Her gün yüzlerce can taşıyan, sorumluluğu son derece ağır bir görevi yerine getiren pilotların çalışma koşullarını ve haklarını düzenleyen bir Hava İş Kanununun bulunmaması ciddi bir eksiklik olup böylesi talihsiz bir olayla gündeme getirmek zorunda kalmamız ise ayrıca düşündürücüdür.Şu anda Borçlar Kanununa tabi olan meslektaşlarımızın İş Kanununda yapılacak bir düzenleme ile kanuni  güvence altına alınmasına, bu ve benzeri olaylarda yaşanabilecek mağduriyetlerin giderilmesi için özlük haklarını koruyan düzenlemeler yapılmasına  ihtiyaç olduğu bir gerçektir. Bu sorunun kısa sürede parlamentoda iktidar ve muhalefetin tam katılımı ile çözüleceğine inancımız tamdır.
Aileleri ve kendileri başta olmak üzere endişeli ve tedirgin  bir bekleyiş ile geçen 71 günün sonunda değerli meslektaşlarımızı sağ salim aramızda görmekten duyduğumuz sevinç ve mutluluğu sizlerle bir kez daha paylaşırken sorunun çözümüne katkı , emek ve mesai veren başta Sayın Cumhurbaşkanımız, Sayın Başbakanımız ve Sayın Dışişleri Bakanımız olmak üzere Devletimizin tüm yetkililerine meslektaşlarımız, camiamız ve derneğimiz adına şükranlarımı sunmayı görev biliyorum.
 
Saygılarımızla,
Türkiye Havayolu Pilotları Derneği(TALPA)
Yönetim Kurulu adına
 
Başkan Kpt. Plt. Gürcan MANTI